14 Haziran 2012 Perşembe

Gündüz Niyetine


“Bak sen işine bak, ben yabancı değilim bebeğim!”
“Hiç kalkmaya yeltenme yerinden Necibe! Otur orada, gelince öptün zaten!”
“Ayy kız canımsın sen benim! Aşşkımmm! Vallahi seviyorum seni, ondan böyle öpü öpüveresim geliyo seni.”
“Gelmesin, otur kahveni iç.”

Sabah kahvesine uğramış "kabus". Üzerinde beyaz penye uzun bir elbise, içinde siyah iç çamaşırı, kafada tüylü, büyük, siyah bir şapka. At .ikinde kelebek!
“Kat kat koruyucu kremler sürdüm Mineee’m! Ay çok tehlikeli güneşi cilt kanseri olmuş kimi duysam, aaaa dağlara taşlara, Allah esirgesin, şapkasız çıkılmaz, di mi şekerim?”
Bu sıcakta güneşten korunmak için bu kadar büyük ve bu kadar siyah bir şapkayı ancak Necibe takar zaten.
İçerde görüşme varken duydum geldiğini, bir kahkaha bir neşe! Arayıp Müdanaanım’ı uyarmak zorunda kaldım. O da ayrı bir akıllı. Hem bilir bunun ne mal olduğunu hem de karşısında görünce hemen geçiverir aynı frekansa. Mayaları mı tutuyor nedir!
Arada bir gelir böyle şehirde olduğu zamanlarda. Şehirde olmadığı zamanlar da zaten nerede olduğunu bir Allah bilir. Civar esnaf, apartman görevlimiz, apartmandaki diğer iş yerleri falan hep tanırlar Necibe’yi. Görüntü itibariyle zannederim hastalarımdan biri olduğunu düşünüyor olabilirler. Gerçi Necibe’nin hastalarımdan biri olmayışı, ayrıca onun bir “hasta” olduğu gerçeğini de zerre kadar etkilemez. Ama benim ilgi alanımda kesinlikle değildir, ondan emin olabilirsiniz. Ben onu hizaya getirmeye çalışmayı çoktan bıraktım.
“Kız Mine doğru söyle sen bana dargın falan mısın? Ne o öyle geldiğimden beri suratın turşu satıyor?”
“Necibe çalışıyorum, iş yerimdeyim, turşu falan satmıyor suratım!”
“Hayır ben bugünü demiyorum, benim döndüğüm günden beri böylesin kuzum, Allasen söyle bi şey mi oldu?”
İşte tam o anda yüksekçe bir duvarın ardından seyirtip gelen, gözünü intikam hırsı bürümüş bir bruş lii formatında kafasına uçan tekme savurmayı inanılmaz şekilde arzuladım. “Bi şey mi olmuşmuş”? Lafa bak!
“Necibe sen ciddi misin yoksa kendini affettirmek için bunama numarası mı çekiyorsun?” diye sordum. Bir cevap beklentimse asla yoktu.
“Onu boş ver de, biliyor musun Stoacılar’a göre insan güzel ve yaşanmaya değer bir hayat süremiyorsa ve başka bir çıkar yol da kalmamışsa kendi hayatına son verebilirmiş.”
“Eee?”
“Eeesi, yok öyle işte.”
“Benim bu cümleden bir anlam mı çıkarmam gerekiyor?”
“Minnoş’um bu cümle kendi başına yeterince anlamlı zaten, senin çıkarmana hacet yok.”
“Necibe bırak da şu dosyaları doldurayım, bak sonra birikiyor, otur kahveni iç gözünü seveyim.”
Bir yandan sabah gördüğüm hastaların bilgilerini işledim dosyalara, diğer yandan burnumdan deriiin nefesler alıp, dilimle dişim arasından ince hareketlerle verdim dışarıya. Aldııım, verdim. Aldııım, verdiiim… Gevşeme egzersizi. Yeterince yavaş ve odaklanarak yaparsanız kalp ritmini yavaşlatır. Ki kalp ritminin yavaşlaması organizmayı komple pamuk helvaya bağlar.

Nefes alıp verdikçe buruş lii sakinleşti. Hatta o derece ki, Necibe tekrar konuşmaya başlamasa niyet etmiş, öğlen namazı için rükuya varmak üzereydi.

“Hadi ben kalkayım o zaman tatliş! Ama sen şu Stoacılar’ın dediğini bi düşün!”
(Tövbe estağfurullah)
“Güle güle Necibe, arayı açalım, sık gelmesen de olur!” Yüzümde midede ekşimeye de yorulabilecek bir sırıtışla söyledim bunu.
Kahkalarla karşılık verdi! “Kız Mineee’m, Allahhhh canını almasın ahahahahahahahaahahah!!”

Gittiğinden emin olmak için penceredeki tülün ardından taksiye binene kadar izledim.
Şimdi normale dönebilirim.

6 yorum:

Uyuşuk Hayalperest dedi ki...

Hiç de alınmıyor.. Düşman başına böylesi demek bile bedduaya girer herhalde. (:

delimine dedi ki...

alınganlık gösterecek aparatları mevcut değil...

oytunla hayat dedi ki...

hahahahaaaa :)) Hakikaten gündüz niyetine diyelim :) Çok törpülenmiş bu Necibe :)

Secret dedi ki...

böylesinden sakınmalı!!

KIRMIZI KRALİÇE dedi ki...

çok güzel ya,çok samimi :) harbiden gündüz niyetine :)))

glennis. dedi ki...

ahahah.
Şimdi benden soğuyacaksın belki ama insanın hayatına değlşiklik katan birine benziyor :P
yani bir de böyle hiçbir lafa alınmayan insanlara çok saygı duyuyorm ben hi. Yapamamam ehe.